Dünyanın en korkunç yerleri

Dünyanın en korkunç yerleri.

1. Paris’teki Yeraltı Mezarlığı

187 kilometrekarelik devasa bir alana yayılan Paris Yeraltı Mezarlığının bir kısmı ziyaretçilere açık. Bu mezarlığın kimler tarafından oluşturulduğu bilinmese de büyük bir katliam sonucu yapıldığı belli. Öyle ki 187 kilometre karelik mezarlık binlerce koridora sahip. Gezmeye kalkılamayacak kadar büyük ve labirent şeklinde. Bu da neden bir kısmının açık olduğunun cevabı. Koridorlar ise insan kemiklerinden oluşturulmuş. Yani burda binlerce kişi bir olaydan sonra katledilmiştir. Hakkında ise bir çok rivayet vardır. Geceleri hayaletlerin dolaştığı gibi.

2. Truk Lagoon, Mikronezya

Japon donanmasının şu an Hawai açıklarında yatmaktadır. Yüzlerce gemiden oluşan bu batık ise dalgıçlar tarafından büyük bir ilgi kaynağıdır. Bir çok araştırmaya konu olan Lagoon lagünündeki bu batık donanma da enterasan hikayeler yaşanmıştır. Bunlardan en dikkat çekeni ise; araştırmaya giden dalgıçların büyük bir çoğunluğu geri dönememiştir. Derinlik ise bir dalgıcın rahatça dolaşabileceği şekilde olmasına rağmen nedeni hala bilinmemekte.

3. Easter Island, Şili

Adada taştan oyulmuş onlarca heykel mevcut. Heykellerin boyları ortalama 15-20 metre ve 70-90 ton ağırlıklarında. Heykeller betonvari bir yapının üzerinde bir sıra boyunca dizilmiş ve kıyıya hemen hemen paralel gitmekte. Kıyının hemen önünde başlayan bir tepede bulunan bu heykeller sanatçılara göre " Tanrılardan af dilemek " imajında. Yani bir suç sonrası ayin gibi birşey. Fakat bu heykellerin kim tarafından yapılıp yaptırıldığı bilinmemekte. Bu konuya ait hiç bir iz yok. Ne bir kişi, nede bir tarihi belge.

4. Manchac Bataklığı, Louisiana

Bu adı hatırlamasanız da filmseverler kesinlikle biliyor. Bir diğer ismi Hayalet bataklığı olan bu bölge, birden fazla filme konu olmuş veya senaryolarında kullanılmıştır. Hakkında bir çok rivayet bulunan bölgede eski zamanlarda yapılaşmalar söz konusuydu. Rivayetlerin aralarında en güçlü olanı ise şudur; Tarihler 1920 yıllarını gösterirken eski bir Vodo Kraliçesi tutsak olarak alınır. Kraliçe de büyüler ile ünlüdür. Daha sonra bu bölgeyi lanetler. Yerleşim yeri olarak zamanının en büyük köylerinden 3 tanesine ev sahipliği yapan bölge kurumaya ve doğal dengesi bozulmaya başlar. 1925 yıllarında ise bir fırtına 3 köyü de yerle bir eder.

5. San Jose, California’daki The Winchester House

Makinalı tüfek meraklıları Winchester pompalı tüfeklerini mutlaka bilir. İşte bu ev Winchester tarafından yaptırılmıştır. Tüfeklere de kendi ismi verilmiştir. Avrupa ülkelerinden bir çoğuna cephane üretimi yapan bir fabrikanın mirasçısı olan Winchester, bir falcıya gider. Falcının ona peşinden hayaletlerin takip edeceğini ve bir ev yaptırmasını, evi de ölene kadar inşaatının devam ettirmesini söylemesinden sonra bu evin inşaatına başlar. 38 yıl sonra ölene kadar inşaat devam eder. Daha sonra ev hakkında ortaya atılanlardan dolayı ziyarete açılır ve müze ilan edilir. Fakat hayalete inanılsın veya inanılmasın; giren kişiler kendilerinin de bunu gördüklerinden ve şahit olduklarından bahseder. İşin en ilginç tarafı da evin bazı duvarlarında kapılar ve tavanda merdivenlerin bulunması.

6. Mary King’s Kilisesi, Edinburgh

Avrupa da bir zamanlar Veba hastalığı salgını hiç görülmemiş düzeyde yayılmaya başlamıştı. Zamanının kralı da buna çözüm olarak Veba hastalarını bu kiliseye kapatıp ölüme terketmişti. 17. yüzyılın ortalarında yaşanan bu olayda binlerce kişi bu kilisede zorla tutularak ölmesi beklenildi. Şu a ziyarete açık olan Mary kilisesinde biraz gezintiye çıkanlar hep bir ağızdan kendilerine göremedikleri ve tanımlayamadıkları bir tür varlığın dokunduğunu iddia ediyorlar. Bölge halkına göre ise bu Annie isimli küçük bir kızın hayaletidir. 1645 yılında anne babası tarafından burada terk edilmiştir.

7. Thelema Manastırı, Sicilya

Yine bir çok filme konu olmuş bir mekandır. Zamanında terk edilen bu manastır da daha sonra gelmiş geçmiş en büyük satanist guruplarının ayinleri yapılmıştır. Bir çok kişiye göre de bu guruplar burada şeytanla  görüşme yapmak amaçlı bu mekanı kullanmışlar ve lanetlemişler. Daha sonra ise ünlü film yapımcısı Kenneth Anger, manastırı kullanarak hikayelerini bir filme konu etmiştir. Fakat film yayımlanamadan çekildiği gibi ortadan kaldırılmıştır. Film bitmesine rağmen hala sır.

8. Çernobil, Ukrayna

Çernobil olayını bir çoğumuz bilir. Nükleer bir patlama ve tahliye edilen koca bir şehir.. Resimlerden baktığınız zaman pekte ürkütücü gelemeyebilir. Fakat radyasyonun azalmasından sonra ziyarete açılan bu yer insanın gerçektende içini daraltmaktadır. Girdiğiniz evlerde talan olmuş ve bırakılmış eşyalar, masaların üzerlerinde eski günlükler ve gazeteler, çocuk odalarında hasar görmüş oyuncaklar ve daha bir çok şey bu şehri aslında iç karartıcı kılıyor. Fakat dediğimiz gibi; görmeden anlaşılmıyor.

9. İntihar Ormanı Aokıgahara

Japonların kutlar Fuji dağının eteklerinde bulunan bu ormanı diğerlerinden ayırt edilebilir belirgin özellikleri var. Örneğin bir ormanda Yangın İhbar Hattı, Ateş Yakmayınız, İzmarit atmayınız gibi yazılar görürsünüz. Fakat bu ormanda insanları intihardan caydırıcı tabelalar mevcut. Şaka zannetmeyin çünkü gerçekten de öyle. Mesela yukarıdaki resimde gördüğünüz tabela bunun bir örneği. Ormanda gezintiye çıktığınız zaman mutlaka onlarca " Ailenizi düşünün, Polisi arayın " gibi bir çok yazıya rast gelirsiniz. Bunun yanında da ormanda gezintiye çıktıysanız eğer belli patikaları takip etmeniz için iki yanı da şeritle çevrilmiştir. Fakat bu ormana gelenler genelde intihar amaçlı oluyor. Bunun için bir kaç efsane var. İntiharcıların burayı seçme nedenleri ilk olarak Fuji dağı onlar için kutsaldır. İkinci bir neden ise buralarda bir keşişin yaşadığı inancı. İntihar nedenleri ise genelde hep aynı. Başka insanlar yüzünden gördükleri zulümler, insanların sahip oldukları canilik ve kötülükler gibi başkalarının sahip olduğu olumsuzluklardan etkilendikleri görülüyor. Bunu nerden anlayabildiğimizi sorarsanız; İntihar etmeye gelenlerin bir kısmı kara büyü yapıyor. Yaptıkları büyülerde genelde insanların ve toplumun sahip olduğu kötü alışkanlıkları, duyguları ve zarar verici etmenleri bir takım yollarla büyüye hapsedip öyle intihar ediyorlar. Tabiki bu onların inancı. Buraya intihara gelenlerin ise bir çoğu kararsız bir şekilde geliyor. Bu yüzden yine onları caydırmak için bulunan tabelaların dışında eğer ki kaybolurlarsa şeritlerle yol belirlenmiş. Fakat her ne olursa olsun şu bi gerçek; ormanda çıkacağınız ufak bir gezintide ya bir cesede, yada cesetten geriye kalan eşyalara rast geleceksiniz. Çünkü Japon Hükümeti bu duruma köklü bir çözüm bulmuyor. Hatta ormanın önündeki park yerinde de sayısız terk edilmiş araç bulmakta mümkün.

Dünyanın en korkunç yerleri.

Bizi takip ettiğiniz için teşekkür ederiz. Esen kalın...