20 Eylül 2014 Cumartesi

Sümerler ve Uzaylılar İlişkisi İddiası

Sümerler ve Uzaylılar İlişkisi İddiası

Merhaba arkadaşlar. Gelişen teknoloji beraberinde yapılan araştırmalar ve yıllardır dünya dışı mekanların merak uyandırması ve araştırması her geçen gün farklı boyutlar kazanmaktadır. Öyle ki uzaya fırlatılan uzay gemileri, uydular ve robotlar artık dünya eksenini resmen bir çöplük haline getirsede merakı azaltamamıştır. Tüm bunların yanısıra insanlar arasında kulaktan kulağa yayılan bir takım efsaneler de söz konusu. Bu efsaneleri ise tarihi yönden dikkat çeken ve yine adına bir çok efsane barındıran millet Sümerlilerin ilişkilendirmesi başlamıştır. Yazının başında belirtmekte fayda var; tamamen iddiaların derlenmesidir, herhangi bir yorumda bulunmak istemiyoruz. Bunu dedikten sonra konuya girişimizi başlatabiliriz. Umarız sıkıcı olmayan bir yazı derlemeyi başarabilmişizdir. Amacımız bilginin sınırını zorlamak...

Sümerler ve Uzaylılar İlişkisi İddiası
Sümer Tarihinden Uzaylı Benzetmeleri


Tarihten günümüze kadar ulaşabilmiş en eski ve en dikkat çekici, hayranlık uyandırıcı bir tarihe sahip olan ender milletlerdendir Sümerler. Günümüzden binlerce yıl önce yapılmış olmasına karşın hala sağlamlığını koruyan yapıtları, askeri düzen ve yaşam tarzları gibi bir çok konuda da merak uyandırmaktadır. Bunun yanında da tabi günümüze kadar gelen ve o tarihler hakkında bilgi edindiğimiz tabletler... Öyle ki bir takım dünya çapında üniversiteler sadece Sümer tarihi ve Sümerceye yönelik profesörler yetiştirmeye çalışmaktadır. Gelelim bir çok bilim adamının Uzaylıları ve Sümerlileri nasıl ilişkilendirdiğine. Burada bir dip not düşmek gerek. Bilimin bir çok dalı ile sürekli bir uğraş verilmektedir. Arkeolojiden Jeolojiye, Psikolojiden Tarih ve Dil bilimciliğine kadar bir çok uzman bu konuya kafa yormakta. Anlattıkça anlayacaksınızdır zaten ve eminim ilginizi çekecektir. Öncelikle Arkeolog ve Jeologların bulgularından başlamak istiyoruz.

Sümerlere ait tablet ve yapıtlar

Araştırmalar halen devam etmekte olduğu gibi yeni yeni tarihi eserler de çıkarılmaktadır. Sümerlilerin benzeri yapılarının dünyanın farklı kıtalarında bulunması da ayrıyetten ilgi çekicidir. Konudan sapmadan devam etmemiz gerekirse; Sümerlere ait bulunan yapı ve tabletlerde o döneme ait çok önemli bilgiler bulunmaktadır. Bir çoğu çözülememesine karşın, ortak olunan ve zıtlaşılan bilgiler içermektedir. Örneğin Sümerlerin devasa ve akılalmaz insan gücü, savaşçılıkları, büyü teknikleri ve o dönemi aşan teknoloji bilgileri... Tüm bunların yanında ise bilim insanlarının dikkatini çeken bir takım yapılar ve yapılardaki resimler... Bilim insanlarına göre bu yapı ve resimlerin yapılması, günümüze kadar ulaşması neredeyse imkansız. Aynı şeyi Mısır Piramitleri için de söyleyen bilim insanları şu soruyu sormakta: " Günümüzde bile yapılması çok zor olan devasa büyüklükte ve dayanıklılıkta bu eserler insan gücü ve teknoloji olmadan nasıl yapılabildi? " Buna ek olarak yapılaşmaların büyük bir bölümü kale tarzı ve şehir yerleşkesi tarzındadır. Tabi alışılan çanak çömlek değil bahsettiğimiz. Bu yapıların içlerinde bulunan resimlerin bir kısmı ise bilim insanlarına göre uzaylıları tarif etmektedir. Bazı araştırmacılara göre ise (Cinlere İnanan Bilim Adamları, Medyumlar vs.) resmedilen bu varlıkların Cinleri kastettiğidir. Resimlerde dikkat çektikleri yerler ise yapılaşma çalışmalarında bir takım varlık olarak adlandırdıklarının öğretmeyi andırması, şekil değişiklikleri vs.

Sümerler ve Uzaylılar İlişkisi İddiası

Sümerler ve Uzaylılar İlişkisi İddiası

Sümerler ve Uzaylılar İlişkisi İddiası

Peki Dil Bilimcilere Göre Tabletler

En eski tarihin en kesin belgeleri olarak nitelendirilen tarihi kaynak ve eserlerden biride tabletlerdir. Yapılan muazzam ince işçiliği günümüze kadar inanılmaz bir şekilde korunmasını sağlamıştır. Dil bilimciler ki özellikle Sümerce hakkında uzmanlaşanlar tabletlerde bir takım varlıklara rastladıklarını söylüyorlar. Yukarda bahsettiğimiz iddiaları tastiklercesine bulgulara tabletlerde de rastladıklarını belirten dil bilimciler, Sümerlilerin insan ırkından biraz daha farklı olabileceğini, bunun kısım kısım yerlerde anlaşılabildiğini söylemektedir. Bunun onayı ise yine Cin ve İnsandan olma varlıkların olabilitesinin günümüzde de yalanlanmamasına dayanmaktadır. Yine tabletlerde o zamana ait bir takım varlıklarla etkileşimlerinden bahsedildiği söylenmektedir.

Psikologlar da işin içine girince

Amerikanın ismini vermek istemediğim bir eyaletinde geçtiğimiz bir kaç senede sürekli ve seri cinayetler işlenmekteydi. Her cinayet aile arasında olmakta, erkek eşini, çocuklarını ve sonra kendisini öldürmekteydi. Daha öncesinde ise bir psikoloğa başvurmakta, yaşadıklarını anlatmaydı. Olaya şöyle başlayalım. Anlatılan şeyler hep aynı. Aylarca psikolog tedavisine gidip daha sonrasında öldürüp ölüyorlar. Anlattıkları ilk şey ise rüyasında bir baykuşun kendilerine baktığı, devamında ise uyandıklarında bu baykuşları karşılarında görmeleriydi. Bu  hemen hemen her gece yaşanmaktaydı. Psikolog ki yine isimlerini vermek istemiyorum, çünkü daha sonra bir gurup araştırmasına döndürüp iş çığrından çıkınca hepsi yaşadıkları yerleri gizlediler; anlatıların birebir aynı olduğu, bu insanların birbirlerini tanımadıklarını, yalan söylemediklerini ve cinayet sırasında ise bilinçlerinin tamamen kapalı olduğunu söylemişlerdir. Hatta hipnoz yöntemine başvurduklarında ise rüyaları anlattıklarından daha feci şekilde tepki verdiklerini söyleyip bunları kayıt altına almışlardır. Cinayet esnasında yaşananlar da bu kayıtlara birebir dahildir. Fakat ne bu araştırmacı gurup, nede hükümet bu olayı pekte kamuoyuyla paylaşma taraftarı olmamıştır. Yine de elimize geçirebildiğimizi sizlere sunmaya çalıştık. Devam edersek bu olayı yaşayan her insan bir takım varlıklar görmeye başlamışlardır. İnsan ve insandışı bir varlık karışımı olan bu silüetlerin kendilerine fiziksel temaslarda da bulunduklarını söylemişlerdir. Buna ek olarak ise muazzam güç sahibi olduklarını eklemişlerdir. Yarı insan yarı yırtıcı hayvan olduklarını seanslarda ifade etmişlerdir ki yırtıcı hayvandan kastımız kedigiller. Daha sonra ise kendilerine bir takım şeyleri her gece söylediklerini ifade etmişlerdir. Burada bir dip not düşersek bu bahsettiklerimiz rüyadan uyanmaktan sonra başlıyor ve artık cinayet ve intiharların son safhalarında oluyor. Bu insanların söyledikleri şeyler de ne ilginçtir ki hepsi aynı ve güncel olmayan bir dildedir. Psikologlar ufak bir tarihi araştırmadan sonra bu söylenen dilin Sümerce olduğunu öğrendiklerini söylüyorlar. Amerikalı bir Sümerce ve Sümer Tarihi uzmanına başvuruyorlar. Devamında ise bu cümleleri ve devamında gelenleri çözdürtmeye başlıyorlar. Kelimeleri aşağıda vereceğiz, fakat devam edersek ne kadar uğraşılırsa uğraşılsın elde edebildikleri tek sonuç bu varlıkların yine ya Cin yada Uzaylıya yorumlanmasıdır. Tabi tüm bunların yanısıra bir çok cinayet ve intihar olmaya devam etmektedir. Daha sonra ise psikologlarında artık bu tür olaylara maruz kalması sonucu araştırma bitiriliyor ve yaşadıkları yerler saklanıyor. Cinayet sırası polis kamerası tarafından kayda alınan bir olayı anlatmak isteriz.

Katil eşini rehin alır ve araştırmayı başlatan psikoloğu görmek istediğini söyler. Olay yine gece sırası olmaktadır, yani rüyayı gördükten sonra olduğu tahmin edilmektedir. Psikolog olay mahaline vardığında katil Sümerce birşeyler söylemeye başlar. Psikoloğa göre tamamen bilinçsiz ve düşüncesiz hareketlerde bulunmaktadır. Yani tam anlamıyla düşünemeyen ve iradesiz bir varlık olmuştur. Sümerce söylemlerinin sonunda bilinçli olarak " Artık dayanamıyorum.  Dediklerini yapacağım, başka çarem kalmadı... " gibi cümleler söyleyip eşini ve kendini öldürür. 
Cinayetlerin bir çoğunda katiller aynı cümleleri sarfetmiştir. Aynı bilinçsizlik ve iradesizlik, aynı yılmışlık ve bıkkınlık. Cinayetin hemen öncesi söylenen Sümerce cümleler ise çözülmeye başlandığında sanki bir hipnoz deneyinde deneke bilincini yitirtmeye çalıştırılan cümleler olduğu ortaya çıkmaktadır. " Öldür onu, öl, yanımıza gel, bize katıl, ölürsen ve öldürürsen tüm bunlar biter, ancak ölürsen bitecek... "

Son olarak bir olayı daha anlatmak isteriz. Bu olayda ise kayıt psikologlar tarafından alınmaktadır. O sırada Sümerce ve Sümer tarihi uzmanı da yanlarındadır. Hasta yada başka bir tabirle olayı yaşayanlardan biri psikoloğu aramıştır. Bu varlıkların ona gitmesine ve yardım almasına devam etmesi durumunda onu öldüreceklerini söylemişlerdir. Psikolog ve araştırma gurubundaki arkadaşlarının iknası ile olayın iyice üzerine gidilmiş ve gözleme alınmasına karar verilmiştir. Yatak odasına kamera kurulmuş ve hep beraber izlemeye başlamışlardır. Kurban uyuduğu esnada rüyayı görmeye başlar. Dışından bilen birinin bile akıcı konuşamayacağı şekilde Sümerce konuşmaya başlar. Bu sırada ise bir takım doğaüstü olaylar olmaya başlamıştır. Yatak odasının içerisinde bir takım eşyaların dağılması gibi... Tam bu esnada ise insan gücü ile yapılamayacak şekilde kurban uykusundan bağırarak uyanır, yatar vaziyette havalanır ve hiç bir gözle görülür etki olmadan beli kırılacak şekilde kıvrılarak ölür. Tüm bunlar bittikten sonra da kamera kırılır, kaset kurtarılır ve yatak odası darmadağındır.

 Tüm bu bahsettiğimiz bilgilerin çekimlerini elimizden geldiğince toparlamaya çalışacağız. Resim ve videolarını alabildiğimiz zaman sizlerle paylaşacağız. Bizi takip ettiğiniz için teşekkür ederiz. Umarız ilgi çekici bir yazı derlemeyi başarmışızdır. Esen kalın...

4 yorum:

  1. The Fourth Kind isimli filmi izlemişsin gelmişsin burada Sümerliler ve Ufolar diye konuşuyorsun.

    YanıtlaSil
  2. E hani devamı????

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bağlantılı makalelerde bilgilendirici ve açıklayıcı paylaşımlar yapılmıştır.

      Sil

Yorum Kuralları
1. Argo kullanmayalım.
2. Belirteceğimiz görüşlerde lütfen kaynak ve belge sunalım
3. Herhangi bir ideolojik veya karalıyıcı yorumdan uzak duralım
NOT: Konumuz merak yazarları olarak
yorumunuz bizim için son derece önemlidir.
Lütfen "beni bilgilendir" seçeneği ile
bu konu hakkında takipte kalın.